Jump to content
ErcanSarıkaya

Akdeniz Bukalemunu Yumurtaları

Önerilen İletiler

Bu konuyu bu gün Kaan arkadaşımızın yavruların tanıttığı başlık altında tartışmaya başladık ama baktık olmayacak yeni başlık altına taşımaya karar verdik. Konuya kaldığımız yerden daha kapsamlı şekilde buradan devam edelim.

Olaya nereden başlayacağımı bilemedim en iyisi direk konuya gireyim. Şimdi benim elimde doğada çiftleştikten sonra esarat altına alınan bir Akdeniz bukalemunu yumurtaları var. Bu durumu önceden de yaşadım. İstem dışı oldu desem yeridir.

2010 yılı başlarında yazdan beri elinde olduğunu iddaa eden biri kış ortasında bukalemunun sokağa bırakınca. (şehrin ortası) yumurtaları olduğunu da fark edince kıyamadım ve evde yumurtalması için bir alan yaptım ve başarılıda oldu.

04L54W.jpg

 

89QyP1.jpg

Daha sonra anneyi uygun bir zamanda doğaya kavuşturdum. O zamanlar süs balığı üretimi yapıyordum ve neredeyse %100 e yakın nem, 27-30 derece sıcaklık ta bir dükkanım vardı. Orada hiç yumurtaları ellemeden (annelerini gömdüğü gibi) bıraktım. Hemen hemen 6 ay gibi bir zamanda çıktılar. 17 kadar yavru çıktı yanılmıyorsam.

yAROEn.jpg

l09gdg.jpg

6l8zX9.jpg

 

YUKARARIDAKİ RESİMLER 2010 YILINA AİT

 

Ama üretimhane çok sıcak olduğu için yavrular mayıs başında çıktılar. Doğaya bırakamıyordum mevsimsel olarak. Tabi ben hazırlıksızım ve ne yapacağımı bilemedim. Birkaç bakabileceğine çok inanan kişilere hediye ettim ve gerisine bakmaya çalıştım. Ama tabi ki hiç birimiz başarılı olamadık. Bu duruma halen üzülüyorum. Ama benim isteğim doğrultusunda gelişmedi olaylar…

 

Şu anda yine elimde Akdeniz bukalemunu yumurtaları var. Bu seferde bir arkadaşım çok uğraşmama rağmen evinde beslemek konusunda direndi. Ve hamile olduğunu öğrenince benim direktiflerim doğrultusunda yumurtlattı ve sonunda dediğime geldi. Anneyi doğaya bıraktı ve yavruları bana getirdi.

 

AŞAĞIDAKİ RESİMLER İSE YENİ YUMURTALARA AİT

 

N9Wj9Y.jpg

l09A0p.jpg

4Z8NDY.jpg

 

 

Bende yumurtaları yine ellemeden (Annenin kazdığı gibi) neredeyse oda sıcaklığı seviyesinde tutuyorum. Yaklaşık 2 ay oldular. Bundan sonra yapmak istediklerim veya yapmak zorunda olduklarımı başlıklar halinde sıralıcam sonrasında sizlerden yardım isticem.

 

1. Benim birincil amacım bu yavruları hobiye değil doğaya kazandırmak. Doğada yaşayan bu canlı türü bizim sayemizde türü tehdit altında. Türü tehdit altında olmasında nasıl büyük müdahalemiz varsa buna karşılık olarak bir müdahale etmek istiyorum.

2. Kaan arkadaşımızın Akdeniz bukalemunu üretimi projesinde karaklıysa gözüm kapalı ona yavrulardan verebilirim. Çünkü esaret altında çıkan bir yavru onun için bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Ondan sonra hobiye kazandırmak onun işi.

3. Bu doğrultuda sizce neler yapmam gerekiyor. Sanırım yumurtaları taşıma zamanı geçti. Isıyı dış şartlara yakın tutup çıkar çıkmaz mı doğaya salmak mı? Kendilerini toparlayıp sonra doğaya salmak mı? Hepsini hobiye kazandırmak gerektiğini söyleyenler de var ama ben doğaya adepte etmenin yolları olmalı diye düşünüyorum.

 

 

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Kendilerini toplarlayıp doğaya salarsanız büyük ihtimalle öleceklerdir. Bence bu yükün altından kalkacak kişilere verilmeli ama her isteyene değil setup hazır olacak daha önce tecrübesi olacak vs. Bence yapılarının kibarlığı minyonluğu dolayısı ile en tatlı buki türü renkleri de güzel bence, vs vs. Öyleki çıktıkları zaman birine/birkaçına talibim :) böyle bir fırsat yakalanmışken geri tepilmemeli doğadaya salım CB yavruların yavrularını salmak şeklinde olabilir,Yada yavruların bir kısmını doğaya salıp bir kısmını hobiye teslim edebilirsiniz,Bence harika bir proje olur ileride yemen akdeniz melezlemesi bile denenebilir...

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Tebrik ediyorum.  :eğilme: Muhteşem bir paylaşım olmuş. Muhteşem canlılar ama görsel yönden hiçbirşey ifade etmiyorlar diğer bukalemunlara kıyasla :) bu da tepki çekmez umarım  :ninja:

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Kendilerini toplarlayıp doğaya salarsanız büyük ihtimalle öleceklerdir. Bence bu yükün altından kalkacak kişilere verilmeli ama her isteyene değil setup hazır olacak daha önce tecrübesi olacak vs. Bence yapılarının kibarlığı minyonluğu dolayısı ile en tatlı buki türü renkleri de güzel bence, vs vs. Öyleki çıktıkları zaman birine/birkaçına talibim :) böyle bir fırsat yakalanmışken geri tepilmemeli doğadaya salım CB yavruların yavrularını salmak şeklinde olabilir,Yada yavruların bir kısmını doğaya salıp bir kısmını hobiye teslim edebilirsiniz,Bence harika bir proje olur ileride yemen akdeniz melezlemesi bile denenebilir...

Tabiki de yaşama olasılığı çok daha yüksek olduğu için güvenebileceğim kişilere sahiplendirme konusu bana yabancı değil. sonuçta ilk ve önemli olan bu yavruların (tabiki canlı çıkarlarda) YAŞAMASI

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Hem çok güzel hem acıklı bir hikaye, hatta iki hikaye aslında.

Siz elinizden geleni yapıp yavruları çıkartabilmişsiniz ve anneler doğaya dönmüş en azından, şuan bile çıkan yavruları beslemek zor cidden, o zaman ne yapsanız uygun canlı yem bulmanız imkansıza yakınmış.

Bu yumurtalar için de diğer konuda yazdıklarımı alıntılıyorum:

 

Hamile dişiler yaşayabilirler esarete alındıklarında da, yumurtlayan bukalemunlarda yaşama ve başarılı yumurtlama ihtimali daha yüksek doğuran türlere göre.

Yumurtaları gömmek bizim anne bukalemun kadar iyi yapabileceğimiz bir iş değil, muhtemelen bizim doğaya gömmemiz bütün yumurtaları öldürmek demek, hele ki ilk zamanlarda yapılmazsa zaten hava kesesi oluşan yumurtaları çevirmeden gömemeyiz.

Esarette kuluçkalayıp çıktıkları ilk günlerde doğaya salmak sorun olmaz, ilk 3-5 günde zaten hiçbir şey yemiyorlar, doğal dengeyi pek boşmuş olmayız ancak salınacakları yer çok çok önemli, yavru bukalemunlara besin ve su sağlayabilecek insanlardan uzak bir ortam olmalı. Tercihen başka yavru bukalemunların bulunduğu bir yer, veya biliniyorsa bir bukalemun yumurtlama bölgesi olmalı.

Önemli bir nokta da doğadaki ile aynı kuluçka sıcaklıklarını oluşturmak çünkü farklı sıcaklıklar yavruların doğadakinden aylarca erken veya aylarca geç çıkmasına neden olabilir ve yavruların sağlığını da etkiler. "Diapause" oluyor mu doğada o çok önemli mesela.

 

Tabi hepsi esarette beslenecekse bu kadar detaya gerek yok, esarette bizim müdahalemizle avlanma, su arayışı ve sıcaklık dertleri kalkıyor. Doğaya salınacaklarsa yavruları 2 hafta bile evde tutmak şike sayılır. :)

Eğer üretim programı olabilecek, bolca bilinçli bukalemunsever olan bir ülkede olsaydık hepsinin esarette beslenmesini önerirdim hem onların iyiliği hem de bize kolaylık olması açısından ama öyle bir ülkede değiliz bu yüzden kuluçkayı çok dikkatli yapmayı ve ilk günlerinde uygun bir ormana salınmalarını öneririm. Belki birkaç yavruyu besleyebiliriz Kaan abinin dediği gibi ancak pek iyi bakılacaklarını ve üretileceklerini sanmam ülkemizde.

 

Doğadaki sıcaklıklarda kuluçkalanırlar, doğadakiyle ile aynı zamanda çıkarlarsa yavrular çıkınca ilk 2-3 gün içerisinde doğaya (mutlaka yavru bukalemunların yaşaması için uygun bir ortam olmalı ama) bırakabilirsiniz. Bu koşullar sağlanamaz ise doğaya bırakmak katletmek sayılabilir bence. Doğaya salınamaması durumunda da her ne kadar ülkemizde çoğuna iyi bir yuva bulunamayacağını düşünsem de esarette beslenmeleri bence daha doğru olur.

Tabi ben böyle bir şey deneyimlemedim, belki gözden kaçırdığım veya yanıldığım noktalar vardır, kendi düşüncelerim bunlar.

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Tebrik ediyorum.  :eğilme: Muhteşem bir paylaşım olmuş. Muhteşem canlılar ama görsel yönden hiçbirşey ifade etmiyorlar diğer bukalemunlara kıyasla :) bu da tepki çekmez umarım  :ninja:

 

EKSİ BİR :kırbaç:

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Hem çok güzel hem acıklı bir hikaye, hatta iki hikaye aslında.

Siz elinizden geleni yapıp yavruları çıkartabilmişsiniz ve anneler doğaya dönmüş en azından, şuan bile çıkan yavruları beslemek zor cidden, o zaman ne yapsanız uygun canlı yem bulmanız imkansıza yakınmış.

Bu yumurtalar için de diğer konuda yazdıklarımı alıntılıyorum:

 

Hamile dişiler yaşayabilirler esarete alındıklarında da, yumurtlayan bukalemunlarda yaşama ve başarılı yumurtlama ihtimali daha yüksek doğuran türlere göre.

Yumurtaları gömmek bizim anne bukalemun kadar iyi yapabileceğimiz bir iş değil, muhtemelen bizim doğaya gömmemiz bütün yumurtaları öldürmek demek, hele ki ilk zamanlarda yapılmazsa zaten hava kesesi oluşan yumurtaları çevirmeden gömemeyiz.

Esarette kuluçkalayıp çıktıkları ilk günlerde doğaya salmak sorun olmaz, ilk 3-5 günde zaten hiçbir şey yemiyorlar, doğal dengeyi pek boşmuş olmayız ancak salınacakları yer çok çok önemli, yavru bukalemunlara besin ve su sağlayabilecek insanlardan uzak bir ortam olmalı. Tercihen başka yavru bukalemunların bulunduğu bir yer, veya biliniyorsa bir bukalemun yumurtlama bölgesi olmalı.

Önemli bir nokta da doğadaki ile aynı kuluçka sıcaklıklarını oluşturmak çünkü farklı sıcaklıklar yavruların doğadakinden aylarca erken veya aylarca geç çıkmasına neden olabilir ve yavruların sağlığını da etkiler. "Diapause" oluyor mu doğada o çok önemli mesela.

 

Tabi hepsi esarette beslenecekse bu kadar detaya gerek yok, esarette bizim müdahalemizle avlanma, su arayışı ve sıcaklık dertleri kalkıyor. Doğaya salınacaklarsa yavruları 2 hafta bile evde tutmak şike sayılır. :)

Eğer üretim programı olabilecek, bolca bilinçli bukalemunsever olan bir ülkede olsaydık hepsinin esarette beslenmesini önerirdim hem onların iyiliği hem de bize kolaylık olması açısından ama öyle bir ülkede değiliz bu yüzden kuluçkayı çok dikkatli yapmayı ve ilk günlerinde uygun bir ormana salınmalarını öneririm. Belki birkaç yavruyu besleyebiliriz Kaan abinin dediği gibi ancak pek iyi bakılacaklarını ve üretileceklerini sanmam ülkemizde.

 

Doğadaki sıcaklıklarda kuluçkalanırlar, doğadakiyle ile aynı zamanda çıkarlarsa yavrular çıkınca ilk 2-3 gün içerisinde doğaya (mutlaka yavru bukalemunların yaşaması için uygun bir ortam olmalı ama) bırakabilirsiniz. Bu koşullar sağlanamaz ise doğaya bırakmak katletmek sayılabilir bence. Doğaya salınamaması durumunda da her ne kadar ülkemizde çoğuna iyi bir yuva bulunamayacağını düşünsem de esarette beslenmeleri bence daha doğru olur.

Tabi ben böyle bir şey deneyimlemedim, belki gözden kaçırdığım veya yanıldığım noktalar vardır, kendi düşüncelerim bunlar.

 

Bu başlığımla belki alakalı değil ama uzun vade de bu canlıların azalan popülasyonuna müdahale etmek istiyorum. bu konuda Alanya belediyesinden yardım isticem. yardım ediceklerini sanmıyorum ama :) deniz kaplumbağalarını yavrularını toplayıp havuzlarda genç bireyler yapıp denizlere salınıyorlar da neden bu bukalemunları aşamalı olarak doğaya adepte edip sayılarını arttırmaya çalışmayalım. Açık ve kapalı alanlardan oluşan mini bir tesisle, inkubatörler, terrrariumlar, büyük kafesler simüle edilen doğal yaşam. Basamak basamak denenmesi gereken bir şey olduğunu düşünüyorum.

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Hem çok güzel hem acıklı bir hikaye, hatta iki hikaye aslında.

Siz elinizden geleni yapıp yavruları çıkartabilmişsiniz ve anneler doğaya dönmüş en azından, şuan bile çıkan yavruları beslemek zor cidden, o zaman ne yapsanız uygun canlı yem bulmanız imkansıza yakınmış.

Bu yumurtalar için de diğer konuda yazdıklarımı alıntılıyorum:

 

Hamile dişiler yaşayabilirler esarete alındıklarında da, yumurtlayan bukalemunlarda yaşama ve başarılı yumurtlama ihtimali daha yüksek doğuran türlere göre.

Yumurtaları gömmek bizim anne bukalemun kadar iyi yapabileceğimiz bir iş değil, muhtemelen bizim doğaya gömmemiz bütün yumurtaları öldürmek demek, hele ki ilk zamanlarda yapılmazsa zaten hava kesesi oluşan yumurtaları çevirmeden gömemeyiz.

Esarette kuluçkalayıp çıktıkları ilk günlerde doğaya salmak sorun olmaz, ilk 3-5 günde zaten hiçbir şey yemiyorlar, doğal dengeyi pek boşmuş olmayız ancak salınacakları yer çok çok önemli, yavru bukalemunlara besin ve su sağlayabilecek insanlardan uzak bir ortam olmalı. Tercihen başka yavru bukalemunların bulunduğu bir yer, veya biliniyorsa bir bukalemun yumurtlama bölgesi olmalı.

Önemli bir nokta da doğadaki ile aynı kuluçka sıcaklıklarını oluşturmak çünkü farklı sıcaklıklar yavruların doğadakinden aylarca erken veya aylarca geç çıkmasına neden olabilir ve yavruların sağlığını da etkiler. "Diapause" oluyor mu doğada o çok önemli mesela.

 

Tabi hepsi esarette beslenecekse bu kadar detaya gerek yok, esarette bizim müdahalemizle avlanma, su arayışı ve sıcaklık dertleri kalkıyor. Doğaya salınacaklarsa yavruları 2 hafta bile evde tutmak şike sayılır. :)

Eğer üretim programı olabilecek, bolca bilinçli bukalemunsever olan bir ülkede olsaydık hepsinin esarette beslenmesini önerirdim hem onların iyiliği hem de bize kolaylık olması açısından ama öyle bir ülkede değiliz bu yüzden kuluçkayı çok dikkatli yapmayı ve ilk günlerinde uygun bir ormana salınmalarını öneririm. Belki birkaç yavruyu besleyebiliriz Kaan abinin dediği gibi ancak pek iyi bakılacaklarını ve üretileceklerini sanmam ülkemizde.

 

Doğadaki sıcaklıklarda kuluçkalanırlar, doğadakiyle ile aynı zamanda çıkarlarsa yavrular çıkınca ilk 2-3 gün içerisinde doğaya (mutlaka yavru bukalemunların yaşaması için uygun bir ortam olmalı ama) bırakabilirsiniz. Bu koşullar sağlanamaz ise doğaya bırakmak katletmek sayılabilir bence. Doğaya salınamaması durumunda da her ne kadar ülkemizde çoğuna iyi bir yuva bulunamayacağını düşünsem de esarette beslenmeleri bence daha doğru olur.

Tabi ben böyle bir şey deneyimlemedim, belki gözden kaçırdığım veya yanıldığım noktalar vardır, kendi düşüncelerim bunlar.

 

Bu başlığımla belki alakalı değil ama uzun vade de bu canlıların azalan popülasyonuna müdahale etmek istiyorum. bu konuda Alanya belediyesinden yardım isticem. yardım ediceklerini sanmıyorum ama :) deniz kaplumbağalarını yavrularını toplayıp havuzlarda genç bireyler yapıp denizlere salınıyorlar da neden bu bukalemunları aşamalı olarak doğaya adepte edip sayılarını arttırmaya çalışmayalım. Açık ve kapalı alanlardan oluşan mini bir tesisle, inkubatörler, terrrariumlar, büyük kafesler simüle edilen doğal yaşam. Basamak basamak denenmesi gereken bir şey olduğunu düşünüyorum.

 

Bunu denerseniz size ceza kesin yumurtalara el koyup muhtemelen umursamazlıktan veya cahillikten yumurtaları bozar veya yavruları öldürürler. Yaşamadım ama bence olacaklar bunlar.  :sigara: Bukalemun'un yanında kaplumbağa yavrusu çocuk oyuncağı, kaldı ki kaplumbağaya da yumurta iken pek müdahale edilmiyor.

Tabi çok umursamazlarsa sizi ciddiye almayıp sadece yardımı ve ceza vermeyi bile reddederler.  :arştır:

 

Kaan abinin belediyeden fazla yardımı olacaktır bence. Hatta ben bile yardım ederim meyve sineği ve cırcır üretimini o zaman da yapıyor olursam.  :)

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Kendilerini toplarlayıp doğaya salarsanız büyük ihtimalle öleceklerdir. Bence bu yükün altından kalkacak kişilere verilmeli ama her isteyene değil setup hazır olacak daha önce tecrübesi olacak vs. Bence yapılarının kibarlığı minyonluğu dolayısı ile en tatlı buki türü renkleri de güzel bence, vs vs. Öyleki çıktıkları zaman birine/birkaçına talibim :) böyle bir fırsat yakalanmışken geri tepilmemeli doğadaya salım CB yavruların yavrularını salmak şeklinde olabilir,Yada yavruların bir kısmını doğaya salıp bir kısmını hobiye teslim edebilirsiniz,Bence harika bir proje olur ileride yemen akdeniz melezlemesi bile denenebilir...

Tabiki de yaşama olasılığı çok daha yüksek olduğu için güvenebileceğim kişilere sahiplendirme konusu bana yabancı değil. sonuçta ilk ve önemli olan bu yavruların (tabiki canlı çıkarlarda) YAŞAMASI

Umarım Ercan bey ümidim o.

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Hem çok güzel hem acıklı bir hikaye, hatta iki hikaye aslında.

Siz elinizden geleni yapıp yavruları çıkartabilmişsiniz ve anneler doğaya dönmüş en azından, şuan bile çıkan yavruları beslemek zor cidden, o zaman ne yapsanız uygun canlı yem bulmanız imkansıza yakınmış.

Bu yumurtalar için de diğer konuda yazdıklarımı alıntılıyorum:

 

Hamile dişiler yaşayabilirler esarete alındıklarında da, yumurtlayan bukalemunlarda yaşama ve başarılı yumurtlama ihtimali daha yüksek doğuran türlere göre.

 

 

Yumurtaları gömmek bizim anne bukalemun kadar iyi yapabileceğimiz bir iş değil, muhtemelen bizim doğaya gömmemiz bütün yumurtaları öldürmek demek, hele ki ilk zamanlarda yapılmazsa zaten hava kesesi oluşan yumurtaları çevirmeden gömemeyiz.

Esarette kuluçkalayıp çıktıkları ilk günlerde doğaya salmak sorun olmaz, ilk 3-5 günde zaten hiçbir şey yemiyorlar, doğal dengeyi pek boşmuş olmayız ancak salınacakları yer çok çok önemli, yavru bukalemunlara besin ve su sağlayabilecek insanlardan uzak bir ortam olmalı. Tercihen başka yavru bukalemunların bulunduğu bir yer, veya biliniyorsa bir bukalemun yumurtlama bölgesi olmalı.

Önemli bir nokta da doğadaki ile aynı kuluçka sıcaklıklarını oluşturmak çünkü farklı sıcaklıklar yavruların doğadakinden aylarca erken veya aylarca geç çıkmasına neden olabilir ve yavruların sağlığını da etkiler. "Diapause" oluyor mu doğada o çok önemli mesela.

 

Tabi hepsi esarette beslenecekse bu kadar detaya gerek yok, esarette bizim müdahalemizle avlanma, su arayışı ve sıcaklık dertleri kalkıyor. Doğaya salınacaklarsa yavruları 2 hafta bile evde tutmak şike sayılır. :)

Eğer üretim programı olabilecek, bolca bilinçli bukalemunsever olan bir ülkede olsaydık hepsinin esarette beslenmesini önerirdim hem onların iyiliği hem de bize kolaylık olması açısından ama öyle bir ülkede değiliz bu yüzden kuluçkayı çok dikkatli yapmayı ve ilk günlerinde uygun bir ormana salınmalarını öneririm. Belki birkaç yavruyu besleyebiliriz Kaan abinin dediği gibi ancak pek iyi bakılacaklarını ve üretileceklerini sanmam ülkemizde.

 

Doğadaki sıcaklıklarda kuluçkalanırlar, doğadakiyle ile aynı zamanda çıkarlarsa yavrular çıkınca ilk 2-3 gün içerisinde doğaya (mutlaka yavru bukalemunların yaşaması için uygun bir ortam olmalı ama) bırakabilirsiniz. Bu koşullar sağlanamaz ise doğaya bırakmak katletmek sayılabilir bence. Doğaya salınamaması durumunda da her ne kadar ülkemizde çoğuna iyi bir yuva bulunamayacağını düşünsem de esarette beslenmeleri bence daha doğru olur.

Tabi ben böyle bir şey deneyimlemedim, belki gözden kaçırdığım veya yanıldığım noktalar vardır, kendi düşüncelerim bunlar.

 

Bu başlığımla belki alakalı değil ama uzun vade de bu canlıların azalan popülasyonuna müdahale etmek istiyorum. bu konuda Alanya belediyesinden yardım isticem. yardım ediceklerini sanmıyorum ama :) deniz kaplumbağalarını yavrularını toplayıp havuzlarda genç bireyler yapıp denizlere salınıyorlar da neden bu bukalemunları aşamalı olarak doğaya adepte edip sayılarını arttırmaya çalışmayalım. Açık ve kapalı alanlardan oluşan mini bir tesisle, inkubatörler, terrrariumlar, büyük kafesler simüle edilen doğal yaşam. Basamak basamak denenmesi gereken bir şey olduğunu düşünüyorum.

 

Bunu denerseniz size ceza kesin yumurtalara el koyup muhtemelen umursamazlıktan veya cahillikten yumurtaları bozar veya yavruları öldürürler. Yaşamadım ama bence olacaklar bunlar.  :sigara: Bukalemun'un yanında kaplumbağa yavrusu çocuk oyuncağı, kaldı ki kaplumbağaya da yumurta iken pek müdahale edilmiyor.

Tabi çok umursamazlarsa sizi ciddiye almayıp sadece yardımı ve ceza vermeyi bile reddederler.  :arştır:

 

Kaan abinin belediyeden fazla yardımı olacaktır bence. Hatta ben bile yardım ederim meyve sineği ve cırcır üretimini o zaman da yapıyor olursam.  :)

 

Dediğim gibi bu konuyla alakalı değil benim resmi kurumlarla irtibata geçme çabam. Zaten zaman olarak aklımda bir şey yok ama sıfırdan kurmak için gidip başvurucam. O zamana kadar tecrübe eder karşılarına çıkarsam tabi bir yakın dayı vs bulup gitmem lazım :) Geçerli olabilir diye düşünüyorum.

Yem konusunda buffalo, un kurdu ve dubia üretimine başladım bile. Teşekkür ederim yardım düşüncelerin için.

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Yem olarak ilk haftalarda Meyve sineği, pinhead Cırcır ve belki yeni doğan Tartara, harici bir şey ya yiyemiyorlar ya da besleyici değil ne yazık ki.

Kaan abiyle tecrübe ettiğimiz şekilde gördük ki dubia yiyemeyecek kadar küçükler ve minik un kurtları ile diğer kurt türleri hem fazla yenmiyor hem de sağlıklı değil. Cırcırı bile Meyve sineği kadar iştahla yemiyorlar neredeyse sadece tabanda gezdiğinden. Yavru bukalemunlara Meyve Sineği (genelde hydei) olmazsa çok zor ne yazık ki.

Kurtlar çok yağlı, az proteinli, üstlerine kalsiyum fazla yapışmıyor ve yeteri kadar hareketli değiller. Hamamböcekleri fazla büyük ilk haftalarda (Tartara olur belki) ve fazla hareketli değiller. Cırcır besin olarak iyi, sadece fazla hareketli değil ama yeterli olabilir belki.

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Desenize zor günler beni bekliyor  :cry:

 

Forum ne için var? Birbirimize destek için. :) Eğer o gün gelir de yavrulara bakmaya karar verirseniz en azından ben elimden geldiğince yardım ederim.

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Desenize zor günler beni bekliyor  :cry:

 

Forum ne için var? Birbirimize destek için. :) Eğer o gün gelir de yavrulara bakmaya karar verirseniz en azından ben elimden geldiğince yardım ederim.

 

Kesinlikle forumun gücüne inanıyorum. Mesela ben yukarıda yazdıklarınızı yeni öğreniyorum. Paylaşım paylaşım tecrübe

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Evet zor günler gerçekten :)

Baştan sona okudum konuyu.

Bana da arada yumurta aldım diyenler oluyor Akdeniz bukalemunundan.

Anneyi doğaya bırakın dediğimde (Mevsim uygun iken) çok alıştık biz ona yapamayız diyor.

E tamam o zaman gerekenleri yapmalısınız diyorum. Bu sefer de biz bile o şekilde yaşamıyoruz onu nasıl yaşatalım diyor.

Böyle bir kitle var. O yüzden sizi öncelikle tebrik ederim güzel düşünceleriniz için.

2010 yılında yaşadığınız talihsizliğin yemden dolayı olduğunu düşünüyorum.

Bukalemunlar zor sayılabilecek türlerden. Özellikle ilk doğduklarında çok hassas ve diğer kardeşleri yem yerken bir diğeri yemeyebiliyor. O yüzden illa ki fire olacaktır ama tecrübeli kişiler bakar ise veya o zamana kadar siz de yeteri kadar bilgi ve Meyve sineği kültürü oluşturursanız başarı oranınız o kadar yükselecektir.

Tecrübeme dayanarak meyve sineği kadar sevdikleri bir başka birşey daha yok.

Bir de tartara da boyut olarak meyve sineğinden büyük yemler yiyeceğinde gayet güzel bir yem olabilir.

Alternatif olarak buffalo worm veya micro un kurdu da kullanılabilir ama dediğim gibi öncelik meyve sineği olmalı kesinlikle.

Mevsiminden önce çıktığında yavru halde doğaya bırakılırsa bence de sonuçları belli. Ya ölecekler, yada bilinçsiz kişiler tarafından alı konulup karton kutularda bakılıp yine ölecekler.

Eğer döngü sağlanabilir ise belki belediyeden yardım istenebilir. Ama oradan yardım istenirse bu halkı bilinçlendirmek olsa daha çok işe yarar görüşündeyim.

Biraz hararet ile yazmış olabilirim ama bu konuda biraz hassasım yanlış bir cümle kurduysam kusura bakmayın :)

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

 

Evet zor günler gerçekten :)

Baştan sona okudum konuyu.

Bana da arada yumurta aldım diyenler oluyor Akdeniz bukalemunundan.

Anneyi doğaya bırakın dediğimde (Mevsim uygun iken) çok alıştık biz ona yapamayız diyor.

E tamam o zaman gerekenleri yapmalısınız diyorum. Bu sefer de biz bile o şekilde yaşamıyoruz onu nasıl yaşatalım diyor.

Böyle bir kitle var. O yüzden sizi öncelikle tebrik ederim güzel düşünceleriniz için.

2010 yılında yaşadığınız talihsizliğin yemden dolayı olduğunu düşünüyorum.

Bukalemunlar zor sayılabilecek türlerden. Özellikle ilk doğduklarında çok hassas ve diğer kardeşleri yem yerken bir diğeri yemeyebiliyor. O yüzden illa ki fire olacaktır ama tecrübeli kişiler bakar ise veya o zamana kadar siz de yeteri kadar bilgi ve Meyve sineği kültürü oluşturursanız başarı oranınız o kadar yükselecektir.

Tecrübeme dayanarak meyve sineği kadar sevdikleri bir başka birşey daha yok.

Bir de tartara da boyut olarak meyve sineğinden büyük yemler yiyeceğinde gayet güzel bir yem olabilir.

Alternatif olarak buffalo worm veya micro un kurdu da kullanılabilir ama dediğim gibi öncelik meyve sineği olmalı kesinlikle.

Mevsiminden önce çıktığında yavru halde doğaya bırakılırsa bence de sonuçları belli. Ya ölecekler, yada bilinçsiz kişiler tarafından alı konulup karton kutularda bakılıp yine ölecekler.

Eğer döngü sağlanabilir ise belki belediyeden yardım istenebilir. Ama oradan yardım istenirse bu halkı bilinçlendirmek olsa daha çok işe yarar görüşündeyim.

Biraz hararet ile yazmış olabilirim ama bu konuda biraz hassasım yanlış bir cümle kurduysam kusura bakmayın :)

Evet o senelerde herhangi bir forumu takip etmemiş olmam ve hazırlıksız olmam yem konusunda beni eksik kıldı. Kayıpın en büyük nedeni buydu. Meyve sineği daha önce hiç ilgimi çeken bir konu olmamıştı. Bu konuda çalışıcam. Sanırım şimdilik değinmem gereken konu sadece meyve sineği daha doğrusu yem konusu

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Harika bir sohbet/bilgi aktarımına dönüştü bu konu.Meyve sineklerini kolonize etmek şu sıralar yaza nazaran daha kolay şimdiden birkaç koloni ile başlayın derim.Pinheadler cabbar abiden temin edilebilir.inanın yavruların büyüme Sürecinde çok eğleneceksiniz ama biraz masraflı biraz yorucu olabilir o konuda birşey diyemem malesef

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Aklıma bir dağ kulübesi formülü geldi. Biraz beyin fırtınası tadında hafif uçuk olabilir.

 

Yavrular çıkınca, doğal yaşam alanlarının içinde terkedilmiş bir barakaya yeteri kadar sinek üretecek kültür ile bırakılıp, ancak belli bir boya geldiklerinde kaçabilecekleri kap içine yerleştirilebilirler.

 

Bir uçuş daha, belgesel yapan bir kanaldan sponsor olması istenerek bu süreç daha keyifli hale getirilebilir.

 

Doğal olan o çıkan yavruların çok düşük bir kısmının yetişkin olabilecek kadar şanslı olması. Siz bu oranı ikiye katlasanız da %5 yerine %10 yapsanız yeter.

 

Hem hassasiyet hem yaklaşım için tebrik ve teşekkür ediyorum. Hobiye katkı, doğaya katkı, canlıya saygı ile başlar.

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Öncelikle yaptıgınız sey cok guzel yavrucakları sahiplenmeniz onların gelecegine kendiniz degilde koşulların ve birden fazla kisinin karar verdigi icin. [

quote author=pumpfriction link=topic=698.msg5214#msg5214 date=1419366531]

Aklıma bir dağ kulübesi formülü geldi. Biraz beyin fırtınası tadında hafif uçuk olabilir.

 

Yavrular çıkınca, doğal yaşam alanlarının içinde terkedilmiş bir barakaya yeteri kadar sinek üretecek kültür ile bırakılıp, ancak belli bir boya geldiklerinde kaçabilecekleri kap içine yerleştirilebilirler.

 

Bir uçuş daha, belgesel yapan bir kanaldan sponsor olması istenerek bu süreç daha keyifli hale getirilebilir.

 

Doğal olan o çıkan yavruların çok düşük bir kısmının yetişkin olabilecek kadar şanslı olması. Siz bu oranı ikiye katlasanız da %5 yerine %10 yapsanız yeter.

 

Hem hassasiyet hem yaklaşım için tebrik ve teşekkür ediyorum. Hobiye katkı, doğaya katkı, canlıya saygı ile başlar.

Bu arada abi fikrin cok hoş  , bende bugun kara mambalarla ilgili bir belgesel izledim , orada insan yerleskelerine yaklasan mambaları topluyolar , nemi ayarlanmıs gunesli bir ortamda 10 yetiskine bir yuva hazırlıyorlar , mambalar uruyor ve yavrular tellerden dısarı cıkıyor ve döngü devam ediyor :) ama tabi bukiler icin tel cozum degil :)

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Biraz toparlandiktan sonra doğaya salinmasi heyecan ve mutluluk verici bir süreç. İyi niyetiniz ve cabanizdan ötürü sizi tebrik ederim. 2010 resimlerinde çok tatlılar ama maalesef hepimiz böyle üzücü kayıplar yaşıyoruz, keşke yaşamasak. Forumun yemdi tecrubeydi çok yardımcı olacağına inanıyorum hatta muhtemelen bir forum projesi olup hepimizde güzel birer ani bırakacak.

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

 

Yavrular çıktığı zaman ben de elimden gelen yardımı yaparım.

Konuya sizden cevap gelmeseydi merak edip cepten ulaşacaktım iyimisin diye :D

Çok teşekkür ederim ona şüphem yok zaten

Bugun benim de bir hal hatır sorasim gelmişti:) kalp kalbe karsiymis

Bu arada yem olarak, ben de Kaan gibi tartara yavrusu diyorum. Uretimi hizli ve kolay. Yenidogan boyu da adult meyve sinegi kadar. Meyve sinegi de mutlaka olmali, mesakatli uretimi simdiden bir iki kulturle denemeler yapmaniz iyi olur

Mevsim avantajiniz var, istanbulun mayisinda bile dondugumu bilirim,o yuzden yavrular sizde kalsa bence iyi olur. Biraz buyuyebilirlerse hobicilere ve dogaya salma konusuna bakarsiniz

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

İçeriğiniz yönetim tarafından onaylandıktan sonra görüntülenecek.

Misafir
You are commenting as a guest. If you have an account, please sign in.
Bu konuyu yanıtla

×   Yapıştırdığınız içerik biçimlendirme içeriyor.   Biçimlendirmeyi Temizle

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Editör içeriğini temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.


  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×